Üniversitemiz Tarafından “Ruh Sağlığı Hastalıklarına Yönelik Farkındalık” Konulu Panel Düzenlendi

Üniversitemiz Tarafından “Ruh Sağlığı Hastalıklarına Yönelik Farkındalık” Konulu Panel Düzenlendi


05.12.2023 tarihinde Üniversitemiz tarafından 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında Merkezi Derslikler binasında “Ruh Sağlığı Hastalıklarına Yönelik Farkındalık” konulu panel düzenlendi.

Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Doç Dr. Kübra Arslan moderatörlüğünde yapılan panelde Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuray Taştan, Psikiyatri Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Hanife Kocakaya ve Kırıkkale İl Sağlık Müdürlüğü Sağlıklı Hayat Merkezi Psiko-Sosyal Destek Ünitesi Sosyal Hizmet Uzmanı ve  Aile Danışmanı Büşra Nur Altaş konuşmacı olarak yer aldı.

Panele Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yurdagül Erdem, Engelsiz Yaşam Birimi Koordinatörü ve İslami İlimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Fatıma Zeynep Belen, akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimiz katıldı.

Panelin açılış konuşmasını yapan Moderatör Doç Dr. Kübra Arslan, “Panelimize hoş geldiniz. Ruh sağlığı, sağlığımızın ayrılmaz bir parçasıdır. Dünya Sağlık Örgütü sağlığı tanımlarken bedensel, ruhsal ve sosyal tam bir iyilik halinden bahsediyor. Tabi ki ruh sağlığı dediğimiz zaman işin içerisinde insanlar ve diğer insanlarla uyum ve etkileşim gündeme geliyor. Burada esneklikler ve yapılanmalar da gündeme gelirken ruh sağlığı tanımını yapmak da zorlaşıyor. Dünya Sağlık Örgütü ruh sağlığını öncelikle bireyin kendi yeteneklerinin farkına varabilmesi, yaşamın gerginlikleri ve zorlukları ile baş edebilmesi, üretken ve verimli bir şekilde çalışması, içinde bulunduğu topluma katkı sağladığı bir iyilik hali olarak ele alsa da bunun sadece ruhsal bir hastalık tanımlaması içinde sınırlandırılmaması gerektiğini biliyoruz. Eldeki veriler, her dört kişiden birinin hayatının belli döneminde ruhsal hastalıkla karşılaşma ihtimali olduğunu bize söylüyor. Tedaviye ulaşan hasta sayısı 30 kişide 1 olunca biz Dünya Engelliler Günü’ne yönelik farkındalığı ruhsal hastalıklara yönelik yapmak istedik” dedi.

Program panelistlerin sunum eşliğinde yaptığı konuşmalar ile devam etti.

“Ruh Sağlığı Bozuklukları Tanı ve Tedavi Yöntemleri” konulu sunum yapan Psikiyatri Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Hanife Kocakaya, “Katılımınız için teşekkür ederim. Panelimize hoş geldiniz. Engellilik sadece fiziksel değil ruhsal anlamda da olabiliyor. Ruhsal sağlığın iyi olmaması bireyde ve çevresindeki insanlarda bazı problemlere neden olmaktadır. Ruhsal hastalığı olan birey demek zayıf karakterli birey demek değildir ve ruhsal hastalıklar irade eksikliğinden kaynaklanmaz. Ruhsal hastalıklar da fiziksel hastalıklar gibi biyolojik kökenli hastalıklardır ve tedavi edilebilir. Bilimsel istatistikler, psikiyatrik hastalığı olan kişilerin şiddet davranışı gösterme olasılıklarının toplumun geneline göre daha fazla olmadığını bizlere göstermektedir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ruh sağlığı; bireyin kendi yeteneklerinin farkına vardığı, yaşamın normal stresleriyle baş edebildiği, üretken ve verimli çalışabildiği, içinde bulunduğu topluma katkıda bulunabildiği bir iyilik halidir. Ruhsal bozukluklar, kişinin düşünme, hissetme ve davranış yeteneği etkiler. Bu da ilişkileri ve işi etkiler. Tek bir sebepten ziyade  birçok faktörün kombinasyonu olan ruh sağlığı bozukluklarının başlıca nedenleri arasında stresli yaşam olayları, biyolojik faktörler, bireysel psikolojik faktörler ve olumsuz çocukluk yaşamı olayları yer alır” dedi.

Psikiyatri Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Hanife Kocakaya, konuşmasının devamında yaygın ruhsal bozukluklar, şiddetli ruhsal bozukluklar, madde ile ilişkili bozukluklar, şizofreni, bipolar (iki uçlu) bozukluk ve bipolar bozuklukta duygudurum dönemleri hakkında bilgi verdi.

Dr. Öğr. Üyesi Hanife Kocakaya, konuşmasını Arthur Schopenhauer’un ‘Endişelerimizin, korkularımızın yarısından çoğu başkalarının bizim için ne düşündüğü kaygısından gelir ve bu zehirli bir dikene benzer. Bunu çıkarıp atamadıkça yaşayamayız, biz olamayız’ sözleri ile tamamladı.

Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuray Taştan, “Ruh Sağlığı Bozukluklarında Psikolojik Sağlamlık: Nedenler ve Baş Etme”  konulu sunum yaptı. Prof. Dr. Nuray Taştan, konuşmasında “Hepiniz hoş geldiniz. Zorluklarla baş etme biçimi, iyimserlik, umut ve psikolojik sağlamlık gibi faktörler kişinin psikolojik kaynaklarıdır. İnsan biyolojik yapısı ve çevre ile etkileşimi nedeniyle sürekli değişim içindedir. Bu bağlamda, psikolojik sağlamlık kavramında en temel nokta; değişim içindeyken bazı bireylerin yaşamın psikolojik, duygusal, sosyal ve akademik zorlukları karşısında yetersiz olduklarını düşünürken bazı bireylerin baş edebileceklerini düşünmesidir. Psikolojik sağlamlık olağanüstü bir özellik değildir. Koruyucu ve geliştirici faktörler desteklendiğinde insanlar yaşamı boyunca karşılaşabileceği risklere karşı daha donanımlı duruma gelebilir. Travmatik bir deneyim sonrası bir kişi depresyon belirtileri gösterebilirken başka bir kişi aynı olay sonrası günlük yaşamına daha kolay devam edebilmektedir. Psikolojik sağlamlık sadece bu zorlu deneyimleri atlatabilmeyi değil aynı zamanda kişisel olarak gelişimi ve büyümeyi de içerir. Zorlu deneyimler ne kadar acı verici olursa olsun bu deneyimlerin bireyin hayatını belirlemek zorunda olmadığını, bireyin kendi hayatının kontrol edebileceği ve değiştirebileceği birçok yönü olduğunu görmesini de sağlar. Psikolojik sağlamlık, belli insanların sahip olduğu, diğerlerinin olmadığı bir özellik değil; koruyucu ve geliştirici faktörlerle desteklendiğinde, bireyi donanımlı ve baş edebilir duruma dönüştüren geliştirilebilir bir özelliktir. ” dedi.

Panel, Kırıkkale İl Sağlık Müdürlüğü Sağlıklı Hayat Merkezi Psiko-Sosyal Destek Ünitesi Sosyal Hizmet Uzmanı ve  Aile Danışmanı Büşra Nur Altaş’ın “Toplum Temelli Ruh Sağlığı ve Sosyal Hizmet” konulu sunumu  ile devam etti. Sosyal Hizmet Uzmanı ve  Aile Danışmanı Büşra Nur Altaş, sunumunda “Kıymetli katılımcılar, sevgili öğrenciler hepiniz hoş geldiniz. Ruhsal bozukluklar, dünya genelinde milyonlarca bireyi ve ailelerini etkileyen ciddi bir halk sağlığı sorunudur. Ruh sağlığı alanındaki gelişmeler Dünyada daha çok Avrupa ülkelerinde 1960’lı yıllardan itibaren başlamıştır. Tüm dünyada etkili olmaya başlayan insan hakları hareketleri ve Dünya Sağlık Örgütü’nün liderliğindeki uluslararası gelişmeler neticesinde, herhangi bir ruh sağlığı politikası olmayan Türkiye’de de Sağlık Bakanlığı tarafından 2006 yılında “Ulusal Ruh Sağlığı Politikası” (URSP) metni, 2011 yılında da “Ulusal Ruh Sağlığı Eylem Planı”(URSEP) yayınlanmıştır. Böylelikle o güne kadar ülkemizde ruh sağlığı hizmet sunumunda hakim olan hastane temelli ruh sağlığı hizmet modelinden toplum temelli ruh sağlığı hizmet modeline geçiş süreci başlatılmıştır. Bu geçişle birlikte, ruhsal rahatsızlığı olan bireylerle toplumun bilinçli bir şekilde etkileşimi bu bireylerin insan hakları çerçevesinde muamele görmesi, toplumun ruhsal rahatsızlıklar hakkında bilgi ve bilinç sahibi olması, damgalamanın önüne geçilmesi ve böylelikle bu bireylerin kendilerine ve başkalarına karşı ördükleri duvarı yıkmalarının sağlanabilmesi amaçlanmıştır. Damgalanma, ruhsal hastalık tanısı almış bireylerin çevreyle kronik olumsuz etkileşim içinde olmasıdır.” dedi.

Sosyal Hizmet Uzmanı ve  Aile Danışmanı Büşra Nur Altaş, konuşmasının devamında toplum kaynaklı damgalanma, içselleştirilmiş damgalanma, sosyal içerme, psikiyatrik sosyal hizmet ve biyo-psiko-sosyal model, psikiyatrik sosyal hizmetin ruh sağlığı alanındaki işlevleri, koruyucu-önleyici- rehabilite edici ruh sağlığı hizmetleri ve sosyal hizmet konuları hakkında bilgi verdi.

Panel, dinleyicilerin sorularının cevaplanması, konuşmacılara ve moderatör Moderatör Doç. Dr. Kübra Arslan’a plaket verilmesi ile sona erdi.